Eserlerle kötülüğün teşviki
Güncelleme tarihi: 12 Tem 2022
Kitap Dünyası olarak son zamanlarda okuduğum bazı eserlerde fark ettiğim bir şey var. Bir gerilim eseri okuyorsunuz. Cani mi cani biri var, baştan sona kadar eser boyunca bu kişiyi başrol olan iyi karakterimizin nasıl alt edeceğini göstermeye çalışıyor gibi başlıyor eser. Derken 90-100 bölüm okuyorsun ama o zalim kişinin tırnağına bile zarar gelmiyor. Açıklama ise;
“Ne kadar kötü olursan o kadar güçlü olursun.”
Ne kadar yanlış değil mi? Gençler hatta artık sadece gençler değil, yetişkinler de çok çabuk yolunu kaybedip ekranlarda gördüklerine göre hayatını şekillendiriyor. Bunu okuyan insanların bunlara göre hayatını şekillendirmesi ne kötü olur! Böyle eserler yazılırken yazarların kötülüğü teşvik ettiklerini kimse görüp önlem almıyor mu? Şahsen bir yazar olarak yayınevleriyle çalıştım, biliyorum. Tekrarlayan cümleden tut yanlış olan, tutarsız olan, yasa dışı olan şeyleri değiştirmediğin sürece o eserin basılmasına onay verilmezken, kötülüğü teşvik eden o tür eserler nasıl onay verilip basılmış aklım almıyor. Tamam bu tür eserler Türkiye'de yazılmamış ama internetten erişilebiliyor.
O tür eserler kurmacadır arkadaşlar. Gerçekte iyi insanlar uzun sürse de sonunda kazanır. Çünkü bilinen bir gerçektir ki suça meyilli kişilerin kafası pek çalışmaz. Ne kadar kötü olursa olsun onları alt edecek zekâ, iyilerde var. Bunu unutmayalım. Hayatımızı eserlere, filmlere, çoğunluğun yaptığına göre değil, vicdanımızın sesine göre yaşamalıyız.
Yönünüzü zevklerinize, yeteneklerinize göre belirleyin. Başarılı olmak için kötü biri olmaya, bir gruba bağlı olmaya gerek yok, sadece yeteneğin olduğu o konuda çalışmaya gerek var.
Son Yazılar
Hepsini GörShakespeare’in bu eserini ilk okuduğumda ilkokul 4. sınıftaydım. Okulun bir haftalığına verdiği bu kitabı okuyup okuyup kardeşlerimle...
Kommentare