Günümüzün yeni roman anlayışı
Güncelleme tarihi: 12 Tem 2022
Son zamanlarda okuduğumuz romanlardan zevk alamayan varsa bu yazımda bahsettiklerime katılacağını düşünüyorum.
Kitap Dünyası olarak son zamanlarda okuduğum birkaç romanda gözüme çarpan bir şey var. Bütün romanlarda bir kız karakteri seçilmiş ve sorunlu bir kız. Bence acilen psikiyatriste gitmesi gereken bir kız. Kitapta anlatılan betimlemeye göre kız, şahane güzel, hatta güzellik kraliçesi sayabileceğiniz bir tip. Ama bu kız yok boyunu beğenmez, yok burnunu, yok saçını… Ayrıca çoğunda bu kızın sorunu gerçek bile değildir. Kendi kafasında yaşamaktan, bunalımlı takılmaktan aşırı zevk aldığı için çevresindeki kişileri hayatından çıkarır, sonra onlara da hayatından çıktıkları, zor günlerinde yanında olmadıkları için kızar. Bu ne Allah aşkına? Böyle lüzumsuz tiplerin sözde sorunlarında boğulmalarını ve bir türlü düze çıkmak için uğraşmamalarını neden 300- 400 sayfa olarak okumak zorundayız? Bilmiyorum, bir tek ben mi öyle düşünüyorum ama oldukça itici bir insan tiplemesi. Dünya’da genel olarak her türlü insanı anlamaya çalışan, herkesin Dünya’ya bir katkısının olduğuna inanan biriyim. Ama hiçbir katkı vermek için uğraşmayan insanları itici bulurum.
Benim mantığıma göre bir kitap okuduğunda hem eğlenmeli hem de bir şeyler öğrenmelisin. Bunun için kitabın sana ille atom fiziği öğretmesine gerek yok. Bir aşkın nasıl olduğunu, bir arkadaşlığı ya da sevmeyi, farklı insanların farklı yanlarını… Basit de olsa bir şeyler öğretmesi lazım. Ama günümüz romancılığında sorunlu kızımız hep te ilkokuldan arkadaşına aşıktır da onunla büyüyünce arasında ne olacaktır o anlatılır. Ama bu o kadar sığ ve özensiz bir şekilde yazılıyor ki…
Wattpad eserlerini geçtim. Geçen gün okuduğum bir basılı romanda yazar, 60. Sayfada esas oğlanı şişman, kavanoz gözlüklü, çilli olarak anlatırken aradan sadece 1 hafta geçtikten sonra 87. Sayfada uzun boylu, yine çilli, normal gözlüklü, elmacık kemikleri çıkık seksi bir erkeğe dönüştürdü. Dahası ilk sayfada kızın 5 yıl önce akrabasının öldüğünü söylerken orta kısma gelince olayın bir yıl dahi olmadığını yazıyor. Yani bu kadar özensiz olunamaz! Hani, gençlerde Wattpad’de bunu çok kez gördüm ama basit bir eringenlikten başka bir şey değil! Olabilir, karakterin tipini değiştirmek istedin, otur eski yazdıklarını da bir düzelt! Bu şekilde kitabı basmak ve satmak açıkça okuyucuya hakaret! Yazmış olmak için yazılmış, kurgusunda hiç uğraşılmamış eserlerle dolu raflar.
Tabi bir de özenilmeyen dil var. Eseri yazarken ben diliyle mi hikâye diliyle mi anlatacağına karar veremediği, karakterin içinden geçirdiklerinin konuşma gibi değil de metin gibi yazılması. Konuşma balonu, düşünce, ortam betimlemesi, yazarın hikâye anlatımı çorba yapılmış. Olmuş “ben bütün türleri bir arada kullandım”. Yok öyle bir şey! Ya da bazı yazarlarda inan ilk 20 sayfa öyle edebi, öyle güzel, öyle eğlenceli, öyle mesajlı ama sonrası hiç özenilmemiş. “O ilk 20 sayfayla satışı ve reklamı yap yeter” mantığı var.
Yeni nesil romancılığında özenilen tek şey var. Kitap kapağı. “Allı, pullu, parlak, milletin dikkatini çekecek bir kitap yap. Mutlaka alan bir enayi bulunur” edasıyla iş yapılıyor. Halbuki bu sözde enayi okuyucu kitlesi bir kez alır bir daha satın almaz. Eserlerde biraz kalite olmalı.
Ne yazık ki günümüzde basılan veya nete konan eserlerde kalite çok göremedim. Bazısında yazarın hayatına bakarım. İlk kitabıysa “normal derim, gelişebilir.” Ya da tecrübesiz bir gençse. Ama ne yazık ki böyle berbat eserleri yetişkin insanlar yazıyor. Ve düşünüyorum, insan tecrübesini esere yansıtır. Bunlar bunu yapamıyorsa hiç mi bir şey yaşamadılar?
Bir şeyler yazmak için bir şeyler yaşamak gerekir. Bunu unutmadan yazmalarını ve daha kaliteli bir yayıncılığın oluşmasını umuyorum.
İyi günler.
Son Yazılar
Hepsini GörHayatımın en berbat dönemlerinde onun filmleriyle ve dizileriyle hayata tutunduğum ve ne zaman o parlak Güneş gibi gülümsemesini görsem...
コメント